Lila Downs

Yine bir pazar sabahı, yine ben müziklere dalmışım. Lila Downs'un geçen yıl İstanbul'daki konserine gitmiştim. Yalnız sinemaya gitmeyi, sergileri - müzeleri gezmeyi çok seven bendeniz bile yalnız konserleri dinlemeyi sevmiyorum. Hele de konser kapalı bir mekandaysa... Lila Downs'un konseri de Cemal Reşit Rey Konser Salonu'ndaydı. Çevremde konserine gidecek kadar seven olmayınca yalnız gitmiştim.

"Konser olsun, yanında olayım" diye müziğini sevmediği halde bunca zaman çok eşim dostum benimle konserlere iştirak etti. O kadar geriliyorum ki anlatamam, sanki zorla getirmişim ya da sahnedeki benim yaptığım müzik... Kısacası türlü kramplar çekiyorum bu zamanlarda. Son 2-3 yıldır kramp filan çekmiyorum, yalnız gidiyorum eğer  o sanatçıyı seven eşim dostum yoksa. :)

 Lila Downs konserinde de  böyle olmuştu. CRR'in sıkıcı havası o gün de yeteri kadar hakimdi. Bir Lila Downs konseri o salonda olmamalıydı, hatta salonda olmamalıydı. Kadın, yerinde duramıyor, türlü aksesuarlarla tiyatral bir bir şov sunuyor, dans ediyor, seyirciyle harika bir bağ kuruyor. Seyirci de, CRR'in batan koltuklarında bir senfoni orkestrası dinler gibi onu dinliyor. Bir süre sonra böyle olmadı tabii. :) Bacaklar oturarak ritm tutmaktan sıkıldı, oturduğum sıradakiler de en az benim kadar dans etmeyi seviyordu ki, konserin yarısı artık ayaktaydı. Bu bile mutluluk vericiydi, sadece tek adım atabildiğim dans pistimde (!) kendimce müziğe tepkimi verip, keyiflenmiştim. Lila Downs'un da en az bizim kadar keyiflendiğine şüphem yok, kendisinin "şarkıların ruhlarını okumalısınız" sözünden öte, karşısında birbiri ardına şarkılarının ruhuna ayaklanan seyircileri görünce kim keyiflenmez ki?

Lila Downs'u, tam manasında Frida (2002) filminin müziklerinden tanıdım. Öncesinde bir kaç kez dinlemiştim ama oradaki şarkıları kadar beni peşinden sürüklememişti. Frida filminden, o muhteşem tangonun yapıldığı sahne. Şarkıyı seslendiren Lila Downs...


Sabah Lila Downs'u dinlerken sitesine baktım, konserlerine vs. Birde ne göreyim, Lila Ablam dün doğduğum adada, Yavruvatan'da açıkhava'da konser vermiş, orada olmayı istemedim dersem yalan olur. :) İşte bu haberi okuyunca geçen yıl verdiği konser geldi aklıma ve güne böyle giriş yapmış oldum.

2007 yılında şöyle tanımladığım bu harika sesli kadını dinleyin kıssadan hisse. Müzikli pazarlar...

"1968 doğumlu, minnesota üniversitesi'nde ses ve antropoloji eğitimi almış, oktav yelpazesi, gırtlağının yanı sıra şarkıları yorumlarken dramatik yeteniğini de konuşturan bir müzisyen; tutkulu bir kadın lila downs. zapotek, maya ve aztek yerlilerini araştırıyor, onların ezgilerini şarkılarına taşıyor, yani orta amerika uygarlıklarının arkaik izleriyle bu renkli coğrafyaya kendi ses ve yorumunu ekleyerek başka başka yolculuklara çıkarıyor. kah acıdan yakıyor, kah tekilayla sarhoş ediyor... "

0 yorum :