Yalnızlık Halleri

Pazar günü sabahın erken saatlerinde Boğaz yollarına çıkılır, 15 km. aşkın yürünür de yürünür. Yürürken düşünmek gibisi, gözlemlemek gibisi, görmek ve üzerinden başka bulutlara dalmak gibisi, nehir yatağındaki coşkuyu yaşamak gibisi yok... Bir de ağaçlar elbet, mağrurlarım benim.




Geçen ay CRR konser salonunda 4 konsere gidebildim. Bunlardan  Gidon Kremer & Kremerata Baltica hala kulaklarımda olmasından mütevellit son zamanların en etkileyici konser deneyimimdi diyebilirim. Hele de Piazzola'dan patlatınca orkestra mutluluktan ölmek deyiminin nasıl bir şey olduğunu içimde hissettim.
İşte bu sabahın, bu kelamların müziği de onlardan gelsin istedim. Yakın zamanda akordeonumla icralarımı da buraya eklemek umuduyla der, sizi yaylılara sevk ederim.



3 yorum :

İki Kum Tanesi dedi ki...

Akordeonu merakla bekleyeceğim. Piazzola ya teşekkürler. Bayılırım çünkü :)

Blogger Bolat dedi ki...

O güzel fotoğraflarından bazılarını kullanmak isterim iznin olursa yok mu toplu görebileceğimiz bir yer :)

pelinpembesi dedi ki...

sende benim gibi yorulmadan yürüyenlerdensin..bana uyum sağlayan yalnızca eşim. bazen arkadaşlarla ist a geliyoruz, yok acıktım yok sigara molası beni deli ediyorlar :) yeme-içmeyi severim ama vakit kaybı gibi geliyor bana..